BLOGGER TEMPLATES - TWITTER BACKGROUNDS

Hürriyet

31 Ocak 2009 Cumartesi

MEKTUP




Son bir mektup yazacağım sana bu gece. Belki de sana ilk seslenişim yüksek sesle. Daha önceleri sana söylediğim ama dile getirmediğim o kadar çok sözüm var ki, şimdi nereden başlasam diye düşündürenler bunlar belki. Koca bir boşluk var içimde hiç dolmayan. Kırılganlığım, korkaklığım ve daha saymadığım pek çok şey dökülecek belki satırlara. Kimi sözlerim kıracak, kimisi gülümsetecek seni. Ben hayallerimin kırıklarıyla uğraşırken sen beni anlamaya çalışacaksın her zamanki ahesteliğin ve geriden gelişlerinle. Hayretler içinde izlediğim sen, bana yetişememenin verdiği öfkeyle saldıracaksın satırlarıma. Sakın hayır deme bana, seni senden daha iyi tanıyorum ben. Seni sevmeye çalışan ben, her köşe başında kaçmak istiyorum artık. Düğümlerin böyle çözüleceğini bilseydim eğer, en başından yapardım bunu. Kaçmak istiyorum, yapamıyorum. Kıskaçlar içinde yüreğim, seni yaşamaya çalışırken.


Dar geliyorsun belki bana, sığamıyorum senin kabına. Taşmak üzereyken sen yine alıp tutuyorsun beni. Bir elimle sana tutunuyorum, diğer elim ise sigaramda. Son bir nefes daha çekeyim sigaradan, sen beni almadan evvel diyorum gözlerine bakarak. Olur der gibi sallıyorsun başını sessizce. Derin bir nefes çekiyorum beklemeden, uzunca süren. Son nefes , son sigara. Bir şeylerin bitip, başka bir hayatın başladığı noktanın tam üzerinde duruyorum, seninle. Toprağa basıyor çıplak ayaklarım. Sana eskiden seslenirken, söylediğim kelimeler uçuşuyor etrafımda. Geçmişi işliyorsun önümde dantel gibi. Anmaktan korktuğum günlerin ahengine kapılıyorum. Önümde boş beyaz bir kağıt, elimde kalem. Duruyorum, bekliyorum.Hadi ak artık diye isyan ediyorum yüreğime. Bir damla, bir damla daha. Derken…


Beni yalnız bıraktığın için kızgınım sana, aldatışlarının serseriliğinde kaybettin beni. İsyankarım bu hayata. Bu ev, bu oda…terk edilmişliğin resmi her duvarda asılı. Öfke akıyor musluklardan su yerine, susuyorum. Dilim kuruyor, kelimelerimi yutamıyorum. Havada asılı kalıyor her şey, yürürken hep çarpıyorum, canım acıyor. İçime işleyen bu hüzün, yarın yağmur bulutu oluyor üzerimde, ıslanıyorum sağanaklarında. Bitmelerin başladığı noktadan yürümeye başlıyorum, ucu yok bucağı yok sokaklarda. Köşe başlarına yine seni koymuşlar, beni bekliyorsun, o eski bakışlarınla. Bana yeni bir şeyler anlat mektubuma başlamadan önce. Sensizken belleğime kazınanları silmeye gelsin kelimelerin. Şiir severdin sen eskiden, artık anmaz oldun şiirlerin adını. Sana gelmek istiyorum ama olmuyor işte. Duraklarımda acı var, yol üzerinde kanlar. Basıp geçemiyorum üzerine, korkuyorum. Her şey var içimde sana dair. Aşk, nefret, öfke, merhamet, isyan ve sen….

Hayat, sana yazıyorum bu mektubu. Sakın yırtma, sakince oku. Gülümsemelerle gel bana artık geleceksen, ya da kucağını şevkatle aç ben sana koşmak istiyorum…



Mavisihir

0 yorum: