BLOGGER TEMPLATES - TWITTER BACKGROUNDS

Hürriyet

6 Mart 2009 Cuma

HÜZÜN KÖYÜNÜN KAVALCISI

Sabahları karşıladık bu balkonda, dışarıda köpek havlamaları. Güneş başını uzatmış karşı tepenin üzerinden. Şehirde tepeler görünür mü demeyin, ben görüyorum. Bu hengamenin arasında belki bunları hayal ederek avunuyorum ve nefes alıyorum. Her daralan yürek gibi benim de hayallerim var. Şirkete gitmeden nefes aldığım bir balkonum, gece beni ziyaret eden rüyalarım ve kabuslarım. Mutfakta bir şeyler yaparken dilime doladığım şarkılarım. Bazen kapım açık kalır ve komşum dinlermiş benim şarkı söyleyişlerimi. Anlatır, güleriz. Yalnızlıktan hiç sıkılmayışımı sorgularım bazen, bazen de bir dost eli tutarım. Ansızın çıkar gideriz buralardan. Kah yeşil bir orman, kah mavilerin dalgalarla sahili dolaştığı bir kumsal. Her yer benim, belki de herkesin. Nerede olmak ve nerede nefes almak istediğimize bakıyor, mekanları sahiplenmek.


Kuru bir ağaç dalı düşmüş caddenin kenarına. Şehrin sokaklarında ağaca hasret yaşarken, her gün yaşayan bir dalın daha, intiharına daha şahit oluyorum. Ve her defasında yüreğim ilk sefermiş gibi acıyor. Yaşamıyor artık diye gözlerimden yaşları bırakıyorum. Hüznümü azad ediyorum yüreğimden. Yas tuttuğumu kimse görmüyor. Masamdaki çiçeklere su vermemişler yine bu sabah. Yine boyunları bükük, yine kimsesizler. Okşuyorum boyunlarını usul usul, bardaktaki suyumu paylaşıyorum onlarla, havamı paylaştığım gibi. Bazen dertleştiğim, bazen ağladığım, bazen de sevinçlerimle yapraklarına öpücükler kondurduğum çiçeklerim. Yüreğimin masallarındaki, yedi rengim.


Bir masal astım duvara, her sabah ve her akşam okumak için. İçinde ben, anlatan sen, dinleyen çiçeklerim. Gözlerim açık, yüreğim bir sukunette ve ben hayallerdeyim. Sen anlatıyorsun, ben büyüyorum. Sen söyledikçe, rüzgar dokunuyor saçlarımın son rengine. Benimle birlikte dans etmeye başlıyorsun. Bir kaval sesi duyuyorum, çok eski zamanlardan kalma. Kavalcı denize doğru bir yol tutmuş gidiyor. Peşine taktığı, büyülenmiş hüzünlerim. İskeleden denize boşaltıyor tüm hüzünleri, arkasından da kederleri. Geriye kalan küçüklü büyüklü mutluluklar. Sıkıca sarılıyorum onlara.



Masalın son sayfasına geldik diye üzülüyorum. Usulca okşuyorsun başımı. Tekrar anlatacağını biliyorum, sen de benim her seferinde ilk heyecanla dinleyeceğimi. Eve dönüş saatlerindeki sevinç gibisin aslında. Günün yorgunluğu içinde nefes aldığım yeşil orman, gün batımını izlediğim kızıllığa bürünmüş sahilsin. Yüreğimde kalmış hüzün kırıntıları ve akın akın gelen umut…Ve sen, bensin aslında. Seni var eden benim hayallerim. Sen bu köyden sadece hüzün ve kederleri aldın giderken. Acılar arkandan ağlamaklı. Ben kalanlarla mutlu olduğum bir yaşamdayım. Benim hüzün köyümün kavalcısı. Bir şarkı daha çal usulca, acılarımı boynu bükük bıraktın ardında. Kavalcı, sen çal ben söyleyeceğim bu şarkıyı.





Mavisihir

0 yorum: