Huzurum,
İçimdeki en duru ses.
Beni,
Benden daha çok bilen nefes.
Hoş geldin diyeceğim sana.
Güller serpeceğim yüreğine.
Alıp gideceksin.
Belki de benim gittiğim yerlere,
Hiç sormadan geleceksin.
Bir bir anlatacağız hayatı,
Yaşamayı
Ve
Biz olmadan nefes almayı.
Yalnızlıklarımızı tarif edeceğiz dilimiz döndüğünce.
Issızlıklarımızı ısıtacağız.
Kurumuş göz pınarlarımızı sulayacağız.
Yeniden başlayacağız yeşermeye,
Ve yeşertmeye.
Tohumlar ekeceğiz hayata.
Penceremizdeki saksılara
Sevgiyi dikip sulayacağız.
Sevda,
Şevkat,
Sıcacık eller,
Küçücük gözler büyüyecek bizimle.
İşte öyle…
Kenetlenmiş olacak herşey.
Ruhun,
Ruhum,
Huzurum olacak.
Bir ben olacağım ellerin.
Bir ben olacağım gözlerin.
Yüreğini,
Kendime mesken tuttum bilesin.
Seni bana mahkum ettim.
Kendimi de,
Senin satırlarına kelepçeledim.
Sesine uyandım,
Bu ıssız memlekette.
Huzurum,
Sabahım,
Umudum.
Yeşerme zamanı şimdi.
Tut dalın ucundan,
Gidiyoruz…
Mavisihir
Hürriyet
2 Mart 2010 Salı
YEŞERME ZAMANI ŞİMDİ
Gönderen mavisihir zaman: 11:02
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Hep yeşersin hiç solmasın asla izin vermeyin solup gitmesine...
Öyle sıcacık, öyle duru, öyle içten yazıyorsunuz ki insanı içine çekiyor.
Yüreğiniz var olsun ve daima huzurlu bir sevginin mekanı olsun.
Merhaba,gerek yazılarınız,gerekse şiirleriniz adeta birbirlerini tamalıyan duygu seli gibi,insan bazen içinde kendinden çok şey bulabiliyor,güzel olanda bu bence.
Teşekkür ediyorum gönül sesinizi paylaştığınız için.
Saygılar sevgiler.
*****************
not:Kusura bakmaz iseniz söylemek istiyorum sayfa yazınız çok küçük ve okurken yoruyor gözü,sizde böyle düşünüyor iseniz kumanda panelinizden yazı boyu,rengi ve tipini ayarlıyabilirsiniz.
Yorum Gönder